31 Aralık 2010 Cuma

GEÇEN GÜN ÖMÜRDENDİR

  Bir 365 günü daha yaşanmışlığımıza dahil ettik. Güldük,sevindik,ağladık,hüzünlendik.Ara ara gerildik  ama hep ümit ettik daha güzele ulaşmak adına.

  2010' u geride bırakırken şükürlerimiz sağlığımıza ve huzurumuza...


30 Aralık 2010 Perşembe

BUDAPEŞTE-PRAG-VİYANA

Ben susuyorum resimler konuşsun


28 Aralık 2010 Salı

DÜŞDEN SONRA YARINDAN ÖNCE

Masal gibi  şehirlerde rüya gibi günler yaşayarak döndük.Döndük dönmesine ama gördüklerimiz gerçekmiydi diye ara ara birbirimize sormadık da değil

Dolu dolu bir programı  ustalıkla kotaran rehberimizle, uyum halindeki otuz kişilik grubumuzla hem çok eğlendik hemde hatırlanası bir dolu anı  biriktirdik.

Resimleri slayt haline getirmeyi becerebilirsem eğer sizlerle paylaşacağım.şimdilik çerez niyetine birikisini koydum idare ediverin.Keşke daha iyi bir fotoğraf makinamız olsaydı diye az hayıflanmadık ama neyse
Döneli bir hafta oldu ama bu haftaya ciddi bir gerginlik artı doğumgünü artı yeniyıl hazırlıklarını sığdırdık.Ağacımız süslendi.Hediyeler belirlendi.Kartlar yazıldı postalandı,gelenler coşkuyla okundu.Bu kadar aksiyon için de ciddi bir enerji harcandı.

Yılbaşı gecesi için programımız netleşmedi organizasyonlar havada uçuşmakta.Ama sanırım yine son ana kalacak.Evin cüceleri ne buyurursa onu yapmaktır dileğimiz nede olsa hakettiler Anneyle Babaya sorunsuz bir tatil yaşattılar.


8 Aralık 2010 Çarşamba

ADİYOS BİZ GİDİYOS

Yıllardır araştırıp dururum ama bir türlü icraata dökemem bu sefer oldu galiba.Sevgili eşime "14 yılın ve hatta önümüzdeki yılların tüm yıldönümleri ve doğumgünlerini toptan kutlamak istermisin" dedim.O da hay hay dedi.
Veee 12 Aralık'a kadar (Allah korusun)Budapeşte-Prag-Viyana haritadan silinmezse biz oralardayız.

Kızları anneanne ve dedeye emanet edip gidiyoruz.Az biraz vicdan yapmıyor değiliz.Ancak balayı yapamamış şu iki fani ilk defa başbaşa kalacak.Hem hava çok soğukmuş okullarıda var zaten değil mi? Hem büyüyünce giderler daha çok eğlenirler zaten... (ah bu vicdan birde rahat bıraksa)

Her daim merak ettiğim yerleri hemde yılın en sevdiğim zamanlarında görecek olmak çok heyecanlandırıyor beni
 Gerekli bilgileri not alıyorum.Bir yandan eksik gedik tamamlıyorum.Gezinin tüm organizasyonu bana ait.Umarım bir aksilik yaşanmaz.
Buradan sizlere sesleniyorum tecrübeyle sabit tüm görüş ve önerileriniz dikkate alınacaktır.

30 Kasım 2010 Salı

SAÇLARIMI DAĞITAN RÜZGARMI ACEP?


Uçuşuyorum desem yeridir hani.
Kasım ayı bitti. Yılın en güzel ayına girmeye saatler kala evin ergen kızı ve cücesiyle uzayıp giden yapılacaklar listesini hazırlamaktayız.Lakin haftasonuna kadar evde yeni yıl moduna girmemiz emredildi.

Tamam benim zamanlarım, enerjimin tavan yaptığı dönemler ancak uçuşmamın sebebi sadece bunlar değil buda böyle biline.... 

22 Kasım 2010 Pazartesi

GEÇMİŞ BAYRAM ENSTANTELERİ

Dolu dolu dokuz gün geçirdik. İçine bayramı,düğünü,yıldönümünü,sohbeti muhabetti sığdırdık.


Dost meclisleri kuruldu.Misafirler ağırlandı.Eskiler yad edildi.Hiç unutulmasın istendi hiç...

17 Kasım 2010 Çarşamba

SEVDAYA DAİR

BUGÜN 17 KASIM...

SİZLERİN "NAZPEK" OLARAK TANIDIĞI SEVGİLİ ZEVCEMLE EVLİLİK YILDÖNÜMÜMÜZ.

AMA BEN, HER 17 KASIM TELAFFUZ EDİLDİĞİNDE YUNANİSTANDA 1973 YILINDA KURULAN "17 KASIM ÖRGÜTÜ" AKLIMA GELMEKTEDİR.

İŞTE EVLİLİK YILDÖNÜMÜNÜ HATIRLAMAYI YUNANİSTAN'DA KURULAN BİR ÖRGÜTLENME İSMİNE BOÇLU "MÜMTAZ" EŞ OLARAK;

14. YILI DEVİRİP 15. YILIN TAKVİM YAPRAKLARINI ÇEVİRMEYE BAŞLADIĞIMIZ BU GÜNDE (EVLİLİK YILDÖNÜMÜMÜZÜ HAZIR HATIRLAMIŞKENE) TARİHE NOT DÜŞMEK ADINA "MİSAFİR YAZAR" STATÜMLE SEVGİLİ EŞİMİN BLOGUNA YUVARLADIM KENDİMİ.

KABUL BUYURURSANIZ MUTLU KILARSINIZ EFENİMMMMM.....

RODOSTO'LULARIN (TEKİRDAĞ'IN ESKİ İSMİ) DEDİĞİ GİBİ: "KABULÜNÜZDEN ÖTÜRÜ" ŞİMDİDEN TEŞEKKÜRLER.

BENİM PENCEREMDEN 17 MAYIS 1993

STRESLİ BİR DİZİ SINAVLAR SONRASINDA EMSALLERİM ARASINDA TEMAYÜZ ETTİĞİME KANAAT GETİREN MUKTEDİR MUHTEREMLERİN ONAYI İLE KAMU GÖREVLİSİ OLABİLECEĞİMİN BANA TEBLİĞ VE SONRASINDA DA BU YAZIYI TEBBELLÜĞ ETMEM ÜZERİNE HİCRİ 26 ZİLKADE 1413; MİLADİ 17 MAYIS 1993 TARİHİNDE YOĞUN BİR HEYECANLA İSTANBUL-CAĞALOĞLU'NDA Kİ GÖREVİME HENÜZ İNTİKAL ETMİŞ BULUNMAKTA İKEN;

BENDENİZDEN HABERSİZ (O ZAMANLAR BENDEN HABERSİZ İSTANBUL SEMALARINDA KUŞ UÇMAZDI !!!) GÜZEL BİR CEYLANDA AYNI SÜRECİ YAŞAYIP, AYNI HEYECAN VE ÜRKEKLİKLE (İLERİDE REFİKAM OLACAĞINDAN HABERSİZ) SU BAŞINA İNMEMİŞ Mİ?

CEYLAN ÜRKEKLİĞİ VE ZERAFETİYLE, BENDENİZİN KAPSAMA ALANINA GİRMESİNİN KAÇINILMAZ OLDUĞUNU SÖYLEMEME GEREK VARMI?

BİLEMİYORUM....

KENDİ FREKANSIMIN ÜZERİNDEN DUYGUSAL YAYIN YAPARKENE; SEVGİLİ REFİKAMIN ANTENLERİNİ DUYGUSAL YAYINLARIMI ALACAK ŞEKİLDE AYARLADIĞI EŞİM VE YAKININDA BULANAN BAZI MÜELLİFLERCE RİVAYET EDİLİR.

SONRAYA DAİR

BİLİRMİSİN!
YÜREĞİMİN EN GİZLİ NOKTALARINA
SEVDA MÜHRÜNÜ VURUP,
VURGUN YEMİŞ GİBİ GEZERKEN KIYISIZ DENİZLERDE,
NE GÜNEŞ,
NE AY
VE NE DE KALABALIKLAR
DİNDİREMEDİ YANLIZLIĞIMI

BİLİRMİSİN !


SEN YOKKEN YANIMDA
YANİ...
UÇSUZ BUCAKSIZ YANLIZLIKLARIMDA
AMAÇSIZ VE GELECEKSİZ
YÜZDÜĞÜM DENİZLERİN
KIYISIYDIN....

BİLİRMİSİN!


RAHAN KOKAN SAÇLARINDAN MAHRUMİYETİM
EKSİKLİĞİMİN ERTESİDİR


VE BİLİRMİSİN Kİ!
HER YOKLUĞUNDA
YANLIZLIKTIR BENİM PAYIMA DÜŞEN



BİR İKEN İKİ OLMAK

MUHATABINA TELAFFUZ EDİLMEMİŞ BİR SEVDAYLA GÜNLER GÜNLERİ KOVALAR, AYLAR AYLARI VE 24 YAŞINDA BİR DELİKANLI TELAFFUZ EDİLMEMİŞ SEVDAYLA ASKERE GİDER.GİDER AMA ALTI AYLIK ASKERLİK DOKUZ AYA UZAR. KURUM VE İŞ DEĞİŞİKLİĞİNİ SAĞLAYACAK SINAVLARA ASKERDE GİRİLİR VE KAZANILIR. ASKERLİK DÖNÜŞÜNÜN ADI "AYRILIKTIR" ARTIK.


ASKERLİK DÖNÜŞÜ TELAFFUZ EDİLMEMİŞ SEVDAYLA KURUM VE AKABİNDE ŞEHİR DEĞİŞİKLİĞİ....

VE BİR GÜN AYRI ŞEHİRDE
ÜÇ YIL ARADAN SONRA
AKIL BAŞA GELİR,
TELEFONLA
SEVDAYI TELAFFUZ ETME ZAMANIDIR ARTIK.
VE İLK CÜMLE!!!!!!
"BEN SENİNLE EVLENMEK İSTİYORUM.NE DERSİN?
VE KARŞIDAKİNİN İLK CÜMLESİ!!!!
"EVET, OLUR"

RİVAYET ODUR Kİ...

LEYLA İLE MECNUN'UN DİLLERE DESTAN AŞKLARINI YEDİ CİHAN DUYMUŞ.
KRALIN BİRİ DESTANLAŞAN BU AŞKTA PAYI OLAN LEYLA'YI "NASIL BİR KADINDIR DİYE" ÇOK MERAK EDİYORMUŞ. EMRİ ALTINDA BULUNANLARA EMİR VERMİŞ.
VE DEMİŞKİ:

-ŞU MECNUN'UN LEYLASINI ÇABUK BULUN VE HUZURUMA GETİRİN!!!


VERİLEN TALİMAT TİZ ELDEN YERİNE GETİRİLEREK LEYLA KRALIN HUZURUNA GETİRİLMİŞ.
KRAL LEYLA'YA BAKMIŞ, BAKMIŞ.
VE DAYANAMAMIŞ SORMUŞ.
-BÖYLE DİLLERE DESTAN OLACAK BİR GÜZELLİĞİN VE DE ALIMLILIĞIN YOK.
MECNUN SENİN NEYİNE AŞIK OLDU?
LEYLA CEVAP VERİR..

-SEN MECNUN DEĞİLSİN Kİ! BANA MECNUN'UN GÖZLERİYLE BAKABİLESİN!!!

VE BUGÜN O SORUNUN SORULDUĞU VE O CEVABIN ALINDIĞI TARİHİN ÜZERİNDEN TAMI TAMINA 14 YIL GEÇTİ.

EN SONA DAİR

"ÇATLAĞINI BULARAK BU TOPRAKLARIN DERİNİNE İNEN ÇUTAĞIN" EŞİNE YAZDIĞI ŞİİRİN BİR KISMINDAN ALINTI YAPARAK SONSUZA NOT DÜŞMEK GEREKİRSE:
......
BEDELİN PAHALIYDI, ÖDEDİM.....ÖDEYECEĞİM.
VE GÜNÜN BİRİNDE SEVGİLİM, GÖZLERİM YORULANDA....
ÇAĞIR ÇOCUKLARI YANINA.
AÇ GÖZLERİMİ SON BİR KEZ.
ONLARA BEBEKLERİMİ GÖSTER VE DE Kİ:
"SİZİN BABANIZ BENİ İŞTE BUNLARLA SEVDİ."
NİCE YILLARA....BİRLİKTE...."LEYLA VE MECNUN GİBİ "
17.11.2010

3 Kasım 2010 Çarşamba

SABAHIN SEHERİNDE

saat 04.51 merkezi Saros Körfezi olan, 5.3 şiddetindeki depremle gözümüzü açtık.Neyseki kızlar uyanmadı ama ben ve eşim anında fırladık.Saniyeler sanki saat oldu.Geçti gitti ama gün boyu aklıma geldikçe ürperiyorum.
Yaşam akıp gidiyor ucundan kıyısından tutup hatırlanası günlerimiz çok olsun istiyorum.

21 Ekim 2010 Perşembe

HAYATIN TADI

 
 Kısalan günlere uzayan gecelere eğlence bulma zamanıdır.Ne yapmalı ne yapmalı derken organikliği tescilli
minnak elmalarımızı reçel yapmaya karar verdik.İki akşamımızı anne ve kızlar olarak gayet faal bir o kadar da tatlı geçirdik.Bir akşam pişirdik.Bir akşam süsledik.Cüceler mutlu anneleri hem yorgun hem mutlu...


17 Ekim 2010 Pazar

ÇİÇEK KIZ

Kapalı ama yağmursuz bir gün.
 İpekliyle birlikte sitenin bahçesinde biraz top oynadık biraz çiçekleri sevdik.Tabi dışarı çıkmadan yanımıza yine bir lira aldık.Belki ihtiyacımız olurmuş...



16 Ekim 2010 Cumartesi

SAKARCA

Evet karşınızda lezzetinden   burada  bahsettiğim Ordunun meşhur sakarcası.Kendileri yaklaşık 20 saatlik bir yolculuktan sonra Tekirdağ il sınırlarına girerek mutfağımıza teşrif etmiştir.


Hani şu nefis börek tarifinin sahibi sevgili Oya arkadaşımın annesi tarafından getirildi.Anlaşıldığı üzere Pazar kahvaltısında soframızı şenlendirecek.

9 Ekim 2010 Cumartesi

ABLAAA ÇANTAMI HAZIRLARMISIN?

Son sürat eğitimli günlere başladık.Yeniden en başa dönmek bir hayli zor oldu.Ülkemizde eğitim sistemi sürekli bir değişim halinde olduğundan mütevvellit ne yapacağımızı şaşırmış durumdayız.Nerde o fişler nerde heceler direk mevzuya daldık öyle harfleri kafana göre söylemek yok "le" diye uzatarak yanında e harfi varmış gibi okumayacakmışız sadece sesini çıkarıcakmışız. Birde el yazısı işin içine girince ilk haftalar epey bir sancılı geçti neyseki gitgide alışıyor küçükhanım.
Sorumluluk konusundaki endişelerimiz kısmen doğru çıksada korktuğumuz kadar olmadı.Eğitim hayatının en güzel tarafı harçlık olayı imiş kendisi öyle söylüyor.Hergün bir lira alacakmış ama hepsini harcamayacakmış.Birikim yapmayı kafasına koysada kantindeki abur cuburları görünce bu kararını anında rafa kaldırıyor.Son günlerdeki en çok sorduğu soru "Anne bir lira verirmisin?"  yanıt olumsuz ise  yarısınada razıyım babında     " elli kuruş?" 

6 Ekim 2010 Çarşamba

MECAZİ AŞKA İNANDIM



-Bir erkeğin bir kadına aşık olduğunu nasıl anlarsın İpektoş?

-Çok kolay anne birbirlerine baktıklarında havaya böyle kalpler çıkar

- e o zaman baban bana aşık değil, hani bak kalp çıkmıyor

- off anne ya  mecazdan yanii...

-!!!!!




28 Eylül 2010 Salı

OYA'NIN BÖREĞİ

Son zamanlarda bizim evin favori böreği hem kolay hemde çok lezzetli.Başka yerde tarifi varmı bilmiyorum
Ben tarifini arkadaşım Oya'dan öğrendim.


3 yumurta 1bardak süt yarım bardak sıvı yağ 1 paket kuru maya bir kasede iyice çırpılır.Boza kıvamına gelen karışım yufkanın her tarafına sürülülür içine artık canınız ne isterse onu koyarsınız şekli şemalide keyfinize kalmış kalan karışımıda üstüne döküp  yarım saat  dinlendirin 180 derecede yaklaşık 45-50 dakika pişirin  fosur fosur kabarmış mis gibi bir tepsi böreğiniz hazırdır.Haftasonu kahvaltı sofranızı şenlendirmek isterseniz eğer akşamdan hazırlayıp buzdolabında bekletin sabah fırınlayın daha da güzel oluyor.





21 Eylül 2010 Salı

GÜNLER GEÇERKEN

Köprüden önce son çıkışı kaçırdık.Miskin bir bayram  tatilinden sonra  evimizin yeni okullusu İpek hanımın uyum haftasını icra ettik ardından topyekün eğitimli günlere başlamış olduk.


06.45 itibariyle çalan alarm, kahvaltı sofrasına oturana kadar yaklaşık dakikada bir hadi hadi diyen bir anne şeklindeki sabahlarımıza geri döndük.


Öyle böyle derken yaz da bitti.Bu sene nedense bir dolu  kışlık hazırlık yapasım var.Anneme ne gereksiz işler derken şimdi neyi nasıl saklasam diye şaşırıyorum.Fasulye ve bamya işi tamam hazırlayıp attım dolaba.Sırada domates sosu var geçen yıl yaptıklarım çok güzel olunca bu sene daha fazla yapayım dedim.Tabii senmisin böyle diyen bir liralık domates oldu ikibuçuk lira.Ama olsun kışın o plastik  görünümlü domateslere mahkum olacağıma yaparım mis gibi kavanoz kavanoz sosumu bakarım keyfime diyerek Üşenmeden öğlen arası pazarın yolunu tuttum.Gönlüme göre aldım domatesleri Akşama hepsi kavanoza girecek.Kışın kah çorbamızda kah makarnamızın üstünde soframıza geleceği günü bekleyecek.

1 Eylül 2010 Çarşamba

YANDAN YANDAN

Beklenen serinlik geldi hemde ne gelmek 7-8 derece birden düşmüş sıcaklık.Akşamdan belliydi gerçi eşimle konuşurken yağmur geliyor rahat bir uyku çekeriz artık diyip yattık tabi cam kapı açık.Sabaha doğru bir kalktımki daha doğrusu kalkamadım sağ tarafım iptal fena halde tutulmuşum .Yengeç gibi yan yan hareket etmekteyim. Yetmiyormuş gibi sen yaşlandın iyice, hergün bir arıza çıkartıyorsun diye dalga geçilen bu zat hiç bir şeylerini ihmal etmeden saçını süpürge etmekte kahvaltıydı,yemekti,temizlikti ütüydü hiç birşey aksatılmazken bir arabada laf işitiyorsun ahhh heyhattt !!!!)))

Tam karşımızdaki yolda çalışma var günlerdir dört işçi parke taş döşemekteler içeri girip çıkıp ne kadar yorulduklarından bahsettik karı koca pek içleniriz böyle durumlara kek börek evde ne varsa çayın yanına koyup vermeden rahat etmeyiz.Onlar içinde sevindik en azından serin serin işlerini yapacaklar diye.

Nazlı kızın dersanesi dün itibariyle başladı.Devlete millete hayırlı olsun.Netekim bizimde esaret günlerimiz başlamış oldu. İpeklide okula başlayacağından bu yıl bizi zorlu bir süreç beklemekte.Ablası bizi hiç yormadı ama cüce kök söktüreceğe benziyor.

Bayram için ufak ufak planlar yapmaktayız.Hafta başındaki üç günüde tatile dahil edelim diyoruz.Aklımızda birkaç gün Bozcaada sonrada kaz dağları var.Malum zorlu eğitim yılı başlamadan küçük bir mola vermek niyetimiz..Köprüden önce son çıkış...  

27 Ağustos 2010 Cuma

ÖYLE BİR GEÇER ZAMANKİ

Küçük pembe hurcu açtım.İçinden çıkan minik pazen pijamayı çıkardım kokladım öptüm öptüm
sonra diğer minik badyleri tulumları sevdik hep birlikte.Bu kadar minik bir ayakkabı olurmu diye birbirimize baktık.Nazlı kız kikirdedi biz bulutlandık.Nasıl geçti bu kadar zaman daha dün gibi derken 12 oldu bile...

Tuhaf hissiyatlar içinde bu bünye hem hoşuma gidiyor büyüsün istiyorum hemde korkuyorum.

23 Ağustos 2010 Pazartesi

RÜYA GİBİ GEÇTİ

Cumartesi sabahı düştük yollara. İstikametimiz İğneadaydı
Yeşilin mavinin içiçe geçtiği   insana huzur veren küçücük bir cennet köşesi
Ne iyi ettikde geldik diyerek adım adım gezdik.

Kaptan şöförümüz yollara bayıldı tam ona göreymiş.Kızlar kaldığımız yeri beğendi ben hepsini beğendim.Kısa zamana dolu dolu bir programı ustalıkla sığdırdık.İğneda, beğendik köyü,Fransız Feneri,Limanköy,Longoz ormanları,Mert gölü gezip gördüğümüz yerler.Hepsi birbirine yakın olunca yarım gün bize yetti.Akşama doğru kızlar havuza girdi bizde çimenlere serildik.Yüzümüze vuran rüzgarın denizden taşıdığı iyot kokusu genzimize dolarken birkez daha hayat bu işte dedik.Dönüş güzergahında birde mağara gezimiz olduki gerçekten finale yakıştı.Adını ilk defa duyduğum Dupnisa Mağarası soğukluğu ve muhteşem götüntüsü ile hafızalarımızda yer etti. 























18 Ağustos 2010 Çarşamba

BİRİKSİN BİRİKSİN

**Ağrı sızı geçti gitti sadece  izi kaldı.Arayan soran merak eden mail atan herkese bin teşekkür...

**Geçen son bir ay içinde anladımki  önceden plan yapmak hele hele uçak bileti almak bize göre değilmiş. Buda bana ders olsun.

**Sıcaklar bıktırdı üşümek istiyorum.Kış için dahada bir şey söylemem.

**Plan yapmak yok dedim amma sadece uzun vadelisini kastettim. Haftasonu yaklaşırken şöyle yakın ama serin  biryerlere kaçasımız var.Çekirdek aile olarak geçireceğimiz altın anlara bir yenisini ekleyip hayata dairlerimiz biriksin istiyorum...


4 Ağustos 2010 Çarşamba

GÖZEMİ GELDİK

Rüyamdada görmüştüm zaten bir dolu ayakkabı giyinip çıkardım.Hepsi ayağımı sıktı birtürlü beğenemedim.Ne zaman rüyamda ayakkabı görsem mutlaka ters giden birşeyler olur.Bu seferde şiddetli bir karın ağrısı ile kendimi ameliyathanede buldum.Patlamak üzere olan apandisit alındı.Çok şükür şimdi iyiyim.

12 Temmuz 2010 Pazartesi

HADİ ÇIKALIM

"Kızlar evde anne baba işte" modunda geçiyor günler.Şikayetçi olan yok durumdan.Bilakis haftasonu bile ayrılmak istemiyorlar siteden gecenin onbirinde zor geliyorlar eve.Birşey söyleyincede ama  biz çocukluğumuzu yaşamak istiyoruz diyip lafı ağzımıza tıkıyorlar.

Bu hafta sonu şehrimizden ayrılmadık malum birkaç haftasonudur gezince sıkılmadık da değil hani.Cumartesini evde zor geçirince Pazar sabahı  kendimizi doğanın kollarına attık.