HOŞ GELDİN BEBEK

Yoğun geçen haftayı tamamladık.Herşey yolunda

Bebeklerimizde geldi Ali ve Deniz...

KEŞİF/ MİM

İlk andan itibaren beni yalnız bırakmayan arkadaşım sevgili Merve beni mimlemiş bekletmeden cevaplara geçiyorum.

Konumuz : Şimdiye kadar neler keşfettik ve keşfediyoruz.

*Blog dünyasına girdikten sonra bilgisayarı sevdiğimi

*İzleyenlerim ve yorumlar arttıkça mutlu olduğumu

*Eşime türk kahvesi yapmanın beni mutlu ettiğini

*Deniz olmayan bir şehirde yaşamanın insanı soluksuz bırakacağını

*Eşim ve kızlarım olmadan kendimi tamam hissetmediğimi

*Konuşmadan da anlaşabileceğim insanlarla dost olmak istediğimi

*Alışveriş yaparken yalnız olmayı sevdiğimi

*Sofrada uyumsuz tabak ve bardakların beni rahatsız ettiğini

*Yüksek sesin moralimi bozduğunu

*Her yılbaşında kar yağmasını istediğimi

*Özel günlerin hayatımıza renk katmasını sevdiğimi....

İlkanda keşfettiklerimi yazdım.eveet benden bu kadar sıra sevgili arkadaşım *Askinay*da

***))&&&..

Karnelerimiz geldi. Nazlı ceylanımız ve küçük prensesimiz yüzümüzü kara çıkarmadı.

Bol hareketli ve heyecanlı bir haftaya başladık çook işimiz var.Neyseki 5 gün izin alabildim.Herşey kontrol altında.Kızlar çok mutlu evde olmama bayılıyorlar.

Dün güzel bir pazar keyfi yaptık sabah 09.00 da sevgili eşimle aşağıdaki resimde görülen manzara eşliğinde yürüyüşümüzü yaptık.

Kahvaltı ve toparlanma faslından sonra kızlarıda alıp Perşembe çıkışında çok sevdiğimiz Sera Cafe ye gittik.Muhteşem bir bahçesi ve manzarası var.Dalından mis gibi kokan sulu sulu portakallar yedik.

SAĞLIK OLSUN

Şu sıralar bizde ve arkadaş çevremizde yoğun bir hastane trafiği var.Sevgili eşim burun operasyonu geçirecek.Burnunun bir tarafında kemik var tamamen kapalı zor nefes alıyor.Doktor arkadaşlarımız İlerki yaşlarda daha fazla sıkıntı yaratacağı için bir an önce olması gerektiğini birde basit bir operasyon olduğunu söyleyince canım eşimi ikna edebildik.Tüm tetkikler yapıldı çarşamba günü yapılacak. Şimdilik rahat gözüküyor ama düşününce sanki heycanlanıyor gibi.

Doktor adam hasta olurmu diyerek takıldığımız arkadaşımız salı günü belfıtığından operasyon geçirecek.Uzun zamandır çok sıkıntı çekti umarım biran önce düzelir.

Bu arada birde güzel bir bekleyiş var.Can dostumuz güzel insan sevgili Çınar ailesinin ikiz bebeklerini bekliyoruz eli kulağında salı günü onlarada "merhaba bebişler hoş geldiniz" diyeceğiz.

Umarım her şey yolunda gider...

Kahvaltı

Uzuuun uzuun yapılan haftasonu kahvaltılarına bayılırım.Zaten ailece en sevdiğimiz öğündür kahvaltı.Güzel de hazırlarım ayıptır söylemesi...Daha önce Ankara da iken sevgili çıt bacımız ve eşide sağolsun bizi hiç yalnız bırakmazlardı!!


Haftasonu yaklaşıyor malum yarıyıl tatilide başlayacak hadi seçin bakalım...

(Ben en çok bunu beğendim)

(Bide bunu)

EBE&SOBE

blogumu ilk günden itibaren izleyen sevgili Askinay ebelemiş beni sorular şöyle...

1. yakınınızda bulunan ilk kitabı alın.
2. 161. sayfayı açın.
3. 5. cümleyi okuyun.
4. Blok sayfasına yazın.
5. En güzel cümle ve en güzel kitabı seçmeyin.Sadece yakınınızda olan ilk kitabı alın.
6. 5 blog arkadaşınıza yollayın.

hemen cevaplıyorum(kolay oldu bu iş tam da elimde şu aralar okuduğum kitaplardan biri Amin Maalouf'un Semerkant adlı romanı vardı)

işteee benim cevaplarım...

Kitabın 161 sayfasının 5.cümlesi "Yolculuğun bu zahmetlerine benden önce bu yolu yapmış olanların çilesini düşündükçe katlanabiliyordum."(ne kadar da anlamlı bir cümle denk geldi şaşırdım vallahi....)

Ebeleme sırası bana geldi şimde de( 5 kişide çokmuş ya)

Bende sevgili Pammuk,Lal,Merve,Haydins ve Elif'den arkadaşlarımı mimlemek isterim.

**DİKKAT!!!

**10 çocuğun bugünkü gibi beslenmeleri durumunda 50 yaşına geldiklerinde nasıl görünecekleri bilgisayar ortamında tespit edilmiş "çocuğunuzun ileride böyle görünmesini istemiyorsanız bu gidişe bir dur deyin" denecek. 50 yaşına geldiklerinde bu şekilde görünmek istemeyen çocukların üzerinde de afişlerin büyük etkisinin olması bekleniyormuş. Uzmanlara göre İngiltere'de bu tür bir beslenme tarzının devam etmesi durumunda, 2050 yılına gelindiğinde her 10 çocuktan 9'u kilolu olacak.!!!!*

EĞER HASTA OLMAK İSTEMİYORSANIZ

Paylaşmalısınız...



Duygularını anlat,saklanan veya baskılanan duygular gastrit,ülser,belfıtığı gibi hastalıklara yol açar.sırlarımızı paylaşmalıyız...(herkesle değil tabi)



Karar Vermelisin... (allahtan kararsız biri değilim)


Kararsızlık endişe ve ıstırap verir.kararsız kişiler mide,sinir hastalıkları ve cilt sorunları kurbanıdır...



Olduğundan farklı yaşama... (zaten hiç bana göre bişey değil)


Aldatıcı görünerek yaşamak acıdır...(Acınıcak hale düşmeyeceksin)


kabullen ...(kesinlikle)



kendimizle barışık olmak sağlıklı yaşamın anahtarıdır.Eleştirileri kabullen bu bilgelik akıllılık ve terapidir... (evet evet evet)





Çözümler Bul...(Bulmaya çalışıyoz ama bazen çözülmüyo)



Olumsuz kişiler çözüm bulamaz.Arı ufacıktır ama dünyanın en tatlı şeylerinden birini üretir.(Ah bide sokmasa)


Güven...(Temkinli olmakta fayda var)




Güvenmeyen kişi iletişim kuramaz... ( E bazen asosyal dendiğide olmuştur)



Hayatı üzgün yaşama...(Ama dünyada bu kadar üzücü olay varken nasıl????)





Mutlu kişi yaşadığı çevreyi geliştirir...



İyi mizah bizi doktordan uzak tutar...


Evet siz ne dersiniz bakalım...

AŞURE GÜNÜ

Görüldüğ üzere Küçük Prensesin pullu elbisesi alındı.Çokda yakıştı gerçekten...

Yorucu ama bir okadarda güzel bir aşure günü geçirdik.Ailemizden uzakta en az onlar kadar yakın dostlarımızla birlikte paylaşarak çoğaldık.

Günün sonunda eşimle galiba yaşlanıyoruz diye düşündük, yaş ilerledikçe hayat anlam kazanıyor sanki...

İLK MİM

Çok ilginçtir blog dünyasıyla tanışmama sebep olan Sevgili pammuk beni mimlemiş hemen cevaplıyorum.

1.En sevdiğiniz kelime nedir?Merhaba
2.En nefret ettiğiniz kelime nedir?Sen bilirsin
3. Sizi ne heyecanlandırır?Yapacağım gezi organizasyonları
5. En sevdiğiniz ses nedir?Sabahları küçük kızımın söylediği çiftlikte eğlence var şarkısı
6. Nefret ettiğiniz ses nedir?Metal sesi hani şöyle gıırrç ıyy yazarken bile gıcık oldum
7. Hangi mesleği yapmak istemezsiniz?Jinekolog
8. Hangi doğal yeteneğe sahip olmak istersiniz?Müzik aleti özellikle keman çalmak isterdim.
9. Soru yok imiş
0. Nerede yaşamak isterdiniz? Egede bir sahil kasabasında
11. En önemli kusurunuz nedir?Kendimi bişe zannetmemmiş(Ayşe öyle diyo)
12. Size en fazla keyif veren kötü huyunuz hangisi? Nazlımı kızdırmak
13. Kahramanınız kim? Mustafa Kemal Atatürk
14. En çok kullandığınız küfür nedir? Ayı,Aşağılık,Gerizekalı,Öküz (Biraz fazla oldu ama)
16. Hayat felsefenizi hangi slogan özetler? Yaşamak bir ağaç gibi tekve hür bir orman gibi kardeşçesine
17. Mutluluk rüyanız nedir?İki kızımında sağlıklı ve kendi ayakları üzerinde durabilen başarılı sağlam kişilikli insanlar olarak görmek
18. Sizce mutsuzluğun tanımı nedir?Yanlış Anlaşılmak
19. Nasıl ölmek istersiniz? Öleceğimi bilip kalan zamanımı planlamak
20. Öldüğünüzde cennete giderseniz Tanrı’nın size kapıda ne söylemesini istersiniz? Zaten buraya aittin


Bende kabul ederse sevgili AskinAy ı mimlemek istiyorum

HAFTA SONU

Kapalı ama naif bir kış sabahı.Biraz erken çıkıp deniz kokusu eşliğinde yürüyerek işyeyrine geldim
Cumartesileri öğlene kadar çalışıyorum.
Bu hafta sonu yoğunuz öğleden sonra bizim kızlarla buluşucaz,pazar günü de aşure ziyafeti var.Malum aşure ayındayız bende bunu fırsat bilerek evde bir aşure ziyafeti yapmak istiyorum.bu akşam hazırlıklarını yapıcam.

Minik prenses kapıdan beni yolcularken " anne hani o pullu elbise var ya onu benim için alırmısın" diyince bu çocukların ne kadar güçlü hafızaları olduğuna bir kez daha şaşırdım.Geçen hafta bir elbise gördüğümü 1 saat sonra gittiğimde elbisenin satıldığını ama cumartesi yenisinin geleceğini söylemiştim ona, ama ben bunu çooktaan unutmıştumki bana hatırlattı.İş çıkışı bakayımda bari küçük hanıma rezil olmayalım.

DOSTLUK

Tamda dostluk ve paylaşım üzerine birşeyler yazarken sevgili özgür kardeşimden gelen bu hikaye gerçekten çok hoşuma gitti.Teşekkürler Özgür Kardeş...

yolculuk eden iki arkadaş hakkında bir hikaye anlatılır.

Yolculuğun bir aşamasında iki arkadaş tartışırlar biri ötekine bir tokat atar. Tokadı yiyenin canı çok yanar ama tek kelime etmez ve kum üzerine şu sözleri yazar 'BUGÜN EN IYI ARKADASIM BANA BIR TOKAT ATTI.'

Yıkanabilecekleri bir vahaya rastlayana dek yürümeyi sürdürürler.Tokadı yiyen yıkanırken bir batağa saplanır, boğulmak üzereyken arkadaşı tarafından kurtarılır. Boğulmak üzere olan arkadaş tam kurtulduktan sonra bir kaya parçası üzerine şu sözleri kazır: 'BUGÜN EN İYİ ARKADASIM BENİM HAYATIMI KURTARDI.'

Tokadı vuran ve sonra arkadaşının hayatını kurtaran kişi ona şöyle der; senin canını yaktığımda bunu kum üzerine yazdın ama şimdi kayaya kazıyorsun.NEDEN?

arkadaşı ona şöyle cevap verir:'Biri bizi incittiğinde bunu kum üzerine yazmalıyız ki bağışlama rüzgarı estiğinde onu silebilsin. Ama biri bize İYİ bir şey yaparsa onu kayaya kazımalı ki onu hiçbir rüzgar yok etmesin.' 'İNCİNMELERİMİZİ KUMA, GÖRDÜGÜNÜZ iYLiKLERi KAYALARA KAZIMAYI ÖGRENIN.'

Denilir ki özel birini bulmak bir dakikanızı alır,onu değerlendirmeniz bir saat içinde olur,onu sevmek için bir gün yeter ama sonra onu unutabilmek için bir ömrün geçmesi gerekir.

NAZLI CEYLAN

Hep tontişten bahsettik ama birde evimizin nazlı ceylanı var.İlk göz ağrımız ilkleri yaşadığımız annesinin ve babasının nazlısı.

Geçen akşam ev halkını blogumla tanıştırdım canım eşim sanki biraz şaşırdı ama çok da belli etmedi.Sonradan da hoşuna gitti çabama ve emeğime saygı duyduğunu söyleyip bana çeşitli fikirler bile verdi.

Veeee...

Tontiş şefimizin yoğun emek sonucu yaptığı KURABİYELER(tontişliğini katkılandıran süleyla teyzesiyle birlikte)

ÇOK MUTLUYUM

İki güzel prenses ve ve uyku düşkünü bir eşi uykudan kaldırmak,bu arada ben ordan oraya saldırıp onun yatağı bunu pijaması derken evi toparlayıp kahvaltı hazırlarken bide tontişe(küçük kızım henüz 5 yaşında) laf yetiştiriyorum. Bu sabahki konumuz "uygar insan çöpünü ayrı biriktirir deeemi anne" bir haftadır ayrı ayrı topladık çöplerimizi.Bugün alma günüymüş hazırladık çöpün yanına bıraktık minik tontiş çok mutlu.

Anlaşıldığı üzere çalışan ve hep beraber evden çıkan aile profili.Benim için gün 06:30 ' da başlıyor yukarıda saydığım tüm hengameden sonra canım eşim önce beni işe sonra tontiş ve ablasını okullarına bırakmak üzere yola koyulur.

Bu sabah bilgisayarımı açıp hemen beni farkeden birileri varmı diye bakarken 2 yorum görünce okadar mutlu oldumki anlatamam. Çooook teşekkürler sevgili lal ve Nergisce bana bu sabah ayrı bir heyecan kattınız....

MERHABA
Artık bende varımmm
Çok heycanlandım ya....

Durduk yere aklımda hiç yokken hatta zamanında internet ve bilgsayardan nefret etmiş biri olaraktan acaba bende düşüncelerimi yaşadıklarımı hissettiklerimi mutfak deneyimlerimi anlatabilirmiyim diye düşünürken başladı herşey.
Becerebilirmiyim bilmiyorum eşimden yardım istedim ama hiç yanaşmadı hatta çok da gereksiz buldu.Yani anlayacağınız inatla ve kendi çabamla birşeyler yapacağım.
Lütfen hatam olursa beni uyarın ve şimdilik göz yumun.İlerki süreçte çok hoş şeyler çıkacağını hissediyorum.Yardımlarınızı bekler önerilerinize açık olduğumu bilmenizi isterim.