28 Mart 2012 Çarşamba

SİMURG

Baharlı günler tüm hızıyla akarken hanemizin erkek nüfusu bir arttı.Kızların çoktandır istediği papağanı sonunda aldık.Ben daha almadan söyleyeceğimi söyledim.Sadece severim. Hiç birşeyi ile ilgilenmem ne suyuna bakarım ne yemini veririm hele temizliğine hiç karışmam dedim.Yeterki alın herşeye razıyız dediler.İsim konusunda aile toplantısı yapıldı.Köyümüzün çok konuşanından esinlenip kendi benzemesede huyu benzesin diyerek  İsmet olsun dedik. 

 Henüz yabancılık çeksede hergeçen gün biraz daha alışıyor.Dört gözle kafesden çıkıp omuzumuza konmasını bekliyoruz.




14 Mart 2012 Çarşamba

HAVUZ YORGUNLARI

Baba kız Mart ayı itibari ile yüzmeye başladı.Haftada iki gün gidiyorlar.Eve geldiklerinde bildiğin sopa yemiş yılan gibi dümdüz yatıyorlar.
Bu aralar hiçbirşey yapasım yok.Durağan zamanlardayım.Boşluk mu desem hedefsizlikmi desem onuda bilmiyorum.Sanırım bu mevsimde ben hep böyle  oluyorum.Birde yavaş yavaş tayin zamanımız geliyor sanırım.karı koca bir şehirde üç yıldan fazla kalamıyoruz sanki.Tuhafız biz tuhaf...  

5 Mart 2012 Pazartesi

TAKVİMLERDEN HABERİM YOK GEÇİYOR GÜNLER

Hiç sevmedim bu Şubat ayını neyse ki geçti gitti işte.Kağıt üstünde bir mevsimi daha bitirdik.Kağıt üstünde dediysem hakkını yememek lazım iki gündür güneşli naif bir bahar havası vardı.
Evimizde bu yılın sümbülleri arzı endam ederken günler birbirini kovalamakta.Pazartesi sersemliğini üstümüzden atamadan bir bakmışız cuma oluvermiş.Akşamlarımız yemek, bulaşık, ödev kontrolü rutiniden sonra serbest zamanla sonlanmakta. 



Bu aralar Yalan Dünya dizisi favorimiz.Evin kızları olarak tüm nevalemizi hazırlayıp Cuma akşamını televizyon karşısında sonlandırmaktayız.Geçen bölümde Nurhayatın inşaat işçileriyle olan sahnesine bayıldık.




Haftasonu birde sinema etkinliği yaptık başrolünü Tolga Çevik'in oynadığı Sen Kimsin ?
Açıkçası ben çok beğenmedim filmi  ama çok kötüde değildi.Hiç yoktan iki gülüp birazda üzerinde geyik yaparım diyorsanız gidilebilir.



Elimdeki kitabım kış günlüğü hem ismini hem kapağını üstüne birde lale hanımın  yazdıklarını okuyunca okumamak olmazdı.Zaten şimdi okudunuz okudunuz yoksa taa öbür kışa kalır:)