12 Ocak 2020 Pazar

2019' A DAİR



Koca bir yılı da geride bıraktık. Şükrüm her zamanki gibi sağlıkla uyandığımız sabahlara...

2019 çekirdek ailemizin en dingin yıllarından biri oldu.Bunda hayatımıza giren patili minnoşun payı da büyük elbette.Böylece dört yetişkin bir patili günlerle sıradan hayatımız sıradan rutinlerle devam etti.
Hepimiz bir yaş daha aldık.Biz işlerimize, kızlar okullarına gidip gelirken evin  tadını tabii ki Charlotte çıkarttı. Ona alınan yatağın yüzüne bakmadan, canı nerede istiyorsa orda yatıp,  pecereden kuşları izledi.Evdeki herkesin yerinde olmayı istediği tek kişiydi kendisi:)





Sanırım İstanbul'u her şeyiyle kabul ettiğimiz bir yıldı 2019.Yani şehirle didişmeyi bıraktık artık. Hal böyle olunca da mutluluğu bulduk sanırım .Kimi zaman hep birlikte kimi zaman tek, bazen kızkıza tiyatroydu konserdi sergiydi sinemaydı operaydı bilumum kültür sanat faaliyetlerine zaman ayırdık.


Gelelim 2019 yılının gezelim görelim kısmına. Kızlar birlikte  senenin başında Benelüks turu yaptı.Hayatları  boyunca anlatacak bir tonla anıyla geri döndüler.


Yılın bahar rotasında bu yıl epey zamandır kolladığım GAP turu vardı.Nisan sonu ve 1 Mayıs tatilini de içine alan beş günlük bir turla Diyarbakır, Adıyaman,Şanlıurfa,Mardin şehirlerini gezdik.Nemrut Dağını, Halfeti'yi, Göbeklitepe'yi, Deyrulzafaran Manastırı'nı ve sular altında kalmakta olan Hasankeyfi dünya gözüyle görmüş olduk.




Yaz tatilinde hep birlikte Fethiye ve Kaş'ta harika günler geçirdik.Tatilin gidiş ve dönüş rotasına göre planladığım antik kentler bu tatile damgasını vurdu.Şu an yazarken fark ettim ki bunlara ayrı bir yazı yazmam gerekiyormuş.En kısa zamanda bu yazı yazılacak.




Sonbahar rotamız Bolu Yedigöller oldu.Daha hayatımızda kaç sonbahar göreceğiz diyerek altın yaprakların çıtırtısı eşliğinde gölleri bir bir dolaştık.




Kasım ayının ikinci yarısında kampanyadan aldığımız biletlerle, küçük bir Bolonya tatili yaptık.Döviz kurlarına inat en azından yılda bir kez yurt dışına çıkmış olmak, yılın bir diğer şükrü oldu bizim için.

  Kitap kahve müzik yine hayatımın olmazları.Bu yıl çok güzel kitaplar okudum.Nermin Yıldırım kitapları gönlümde birinci sıraya oturdu.'Dokunmadan' romanını bir solukta okuyunca  yazarın tüm romanlarını okudum.

Geçen yılın küçük bir özetiydi yazdıklarım.Elbette içinde hüzünler, kızgınlıklar,  hayal kırıklıkları da mevcuttu.Ama bu yıl kendimi, kendime şikayet etmiyorum.Bolca kendime teşekkür ediyorum.2019' da kendime nazik olmayı öğrendim ya onun için çok mutluyum...